Haber

Ekonomide Yol Haritası Bekleyen Siyaset: Erdoğan’ın Yeniden Seçilmesi ve Mehmet Şimşek Söylentileri

2021’de başlayan ekonomik değişimin herkes için ‘muhteşem ışıltılı’ bir ortam yaratması beklenirken, kısa sürede neredeyse her departmanın bir şekilde şikayet ettiği bir ortama dönüştü. Büyükşehirlerde daha çok hissedildi, beyaz yakalılar iflas etti, asgari fiyattan yiyemez oldular, emekliler açlık sınırını bile göremedi, ihracatçı finansman bulamadı, sanayici fiyat belirleyemedi, esnaf fiyat belirleyemedi. Kan ağladı, bankalar timsah gözyaşları döktü. Hafta sonuna kadar netleşmesi beklenen Bakanlar Kurulu ile ekonomide bir yol haritası çizilecek, peki elimizde hangi bilgiler var?

Seçimler bitti, 5 yıldır ülkenin Cumhurbaşkanı’nda rota yeniden belirlendi. 14 Mayıs ve 28 Mayıs derken siyasi gerginlik bir yana seçimlerin uzaması ekonomiyi zorladı. Neyse ki bitti ama önümüzde dağlar kadar sorun var.

Yeniden seçilen Erdoğan, ilk konuşmasında ‘ekonomi’ dedi ve ‘uluslararası itibara sahip’ bir takım sözü verdi.

Bloomberg’e göre, düşük faiz politikasındaki ısrarıyla tanınan Cumhurbaşkanı’nın piyasa baskısı artarken her alandaki etkisi düşünüldüğünde, temel belirsizliği ‘güvenilirlik’ oluşturuyor.

Kaynaklar, olabilecek en önemli atama olarak eski maliye bakanı Mehmet Şimşek’i işaret ederek, eski bir Merrill Lynch stratejisti olan 56 yaşındaki siyasetçinin ekonomiyi yeniden rayına oturtmak için özerklik istediğini ortaya koydu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın yaptığı açıklamada, Şimşek’in yeni kabinede yer almasa bile “ekonomi politikalarına katkı sağlamaya devam edeceğini” söyledi.

Şimşek’in talep ettiği özerklik yetkisinin Mart 2021’de Merkez Bankası Başkanı’nın değişmesiyle değişen para politikasıyla ilgili olduğu düşünülürken, eski bakanlar Cevdet Yılmaz ve Lütfi Elvan’ın öncülüğünde yeni ekonomi yönetiminde yer alacağı da konuşuluyor. Şimşek tarafından.

2017’de yapılan anayasa referandumunun ardından Türkiye’nin özel başkanlık sistemine 2018’de geçildi, birçok Merkez bankası başkanı ve bakan görev değiştirdi.

Geçen yıl ekonomi yüzde 5,6 büyürken enflasyon yüzde 86’ya ulaştı ama merkez bankası faiz indirimlerine devam etti. Cari dönemde fiyat artış hızı yarı yarıya azalsa da G-20 ülkeleri arasında Arjantin’den sonra en yüksek oran.

Yatırımcıların Türk varlıklarından çıkmasına neden olan bir dizi düzenleme ve müdahaleler de son yılların alışkanlığı olurken, toplam yabancı hisse senedi ve tahvil varlıkları 2013’ten bu yana yaklaşık yüzde 85 oranında düştü.

Ekonomistlere göre bu, hükümetin 2024 yerel seçimlerinde harcama kesintileri veya kemer sıkma önlemleri almasını engelliyor.

ABD Alman Marshall Fonu Türkiye Başkanı Özgür Ünlühisarcıklı, dış politikanın ekonomide girift olduğunu, Erdoğan’ın ‘dost ülkeler’ dediği Körfez ülkelerinden ve Rusya’dan gelen paraya bağlı olduğunu belirtti. TL, ‘Önümüzdeki dönemde de bu ülkelerden takviyeler devam edecek. Bunu sağlamak bir önceliktir” dedi.

Atlantic Board Türkiye Kıdemli Müdürü Defne Arslan, “Seçim dönemi sona erdiğinde Erdoğan milliyetçi duruşunu yumuşatabilir ve uluslararası ilişkilerde daha liberal ve pragmatik olabilir” derken, “Bu, Türkiye’nin İsveç’e yeşil ışık yakabileceği anlamına geliyor. yaklaşan NATO zirvesinde üyelik.”

Seçim sonrası TL’de geri dönen oynaklık, Erdoğan’ın yeniden seçilmesiyle birlikte döviz piyasasındaki gevşemeyi de gösterdi.

Yine bir Bloomberg analizinde son 3 günde yüzde 4’e yaklaşan liranın Mayıs başından bu yana yüzde 6 civarında değer kaybettiği görülüyor.

İlk sağlık seçimleri öncesinde yüzde 3’ten yüzde 19’a sıçrayan TL’deki oynaklığın önümüzdeki aylarda Bloomberg’in takip ettiği tüm majör para birimlerini geride bırakması bekleniyor.

Seçmenin yakından takip ettiği kurda istikrarı sağlamaya yönelik “neredeyse her gün arka kapı müdahaleleri ve olağanüstü hal tedbirleri”ne rağmen bu hareketler dikkat çekiyor.

Analistler, seçimler sona erdiğinde ‘maliyetli mikro yönetime artık ihtiyaç olmadığını’ söylerken, Columbia Threadneedle Investments analisti Gordon Bowers, ‘Seçim öncesi olduğu gibi, belirli bir seviyeyi savunmaya daha az odaklanılacak’ dedi. söz konusu.

Merkez Bankası’nın bir buçuk yılda TL’yi sabit tutmak için yaklaşık 200 milyar dolar harcadığı hesaplanırken, net döviz rezervlerinin negatif seviyede olduğuna dikkat çekildi. Mart ayında 4,5 milyar dolar olan cari açık ve dış borç yükü de TL’nin ileriye dönük görünümünü olumsuz kılıyor.

Mehmet Şimşek’in ekonomi yönetimine geri döneceği beklentisi de ortodoks siyasete dönüş olarak algılanıyor.

Union Investment Privatfonds Gelişmekte Olan Piyasalar başkanı Sergey Dergachev, “Ortodoks para politikası adımları için büyük umut var” derken, In Touch Capital Markets analisti Piotr Matys, kamu bankalarının döviz müdahalelerini azaltmış olabileceğini söyledi. Para birimi yeniden piyasa duyarlılığının çok iyi bir barometresi haline gelebilir’.

Dolar/TL paritesinde 3 aylık, 6 aylık ve 12 aylık vadeli işlemler rekor seviyelere ulaşırken, artık normalleşme beklemek için erken görülüyor.

Açıklanan GSYİH verileri, Türkiye ekonomisinin ilk çeyrekte beklenenden hızlı büyüdüğünü gösterse de, enflasyon yılın geri kalanına ilişkin görünümü karartıyor.

Citigroup analistlerine göre Erdoğan’ın ekonomi ekibinin ve kredibilitesinin takip edeceği gelişmeler Türkiye’ye döviz çekilmesinde kilit rol oynayacak.

Mehmet Şimşek son günlerin en popüler konusu olurken özellikle teminat istediği konuşuluyor.

Oxygen gazetesinin verdiği bilgiye göre Erdoğan, Şimşek toplantısında Şimşek’in “göreve gelmekten onur duyacağını, ancak kilit pozisyonları atama ve doğru olduğuna inandığı ortodoks politikalara dönme yetkisi konusunda güvence istediğini” belirtti. “. En dikkat çekici olanı ise Hazine Bakanlığı için Çağlayan Çetin’in anılması oldu.

“Mehmet Şimşek ekonominin başına geçecek mi?”

DW Türkçe’den Kıvanç El de Şimşek’in ‘işinden kaçmayacağını’ ve ‘ekonomide uyum misyonu istediğini’ ifade ettiğini belirtti. Bu oranın Cumhurbaşkanı Yardımcılığı mı yoksa Hazine ve Maliye Bakanlığı mı olacağı henüz belli değil.

Faiz politikası ve Merkez Bankası’nın yapısı gereği henüz rol alma konusunda kesin bir karara varmadığı belirtilen Şimşek, Erdoğan ile Erdoğan’ın kulislerde bir kez daha görüşebileceğini söyledi.

Görünen o ki, kabine açıklanana kadar hem isimlerdeki hem de piyasalardaki spekülasyonlar durmayacak. Ne dersiniz?

armutlu-ajans.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu